26 Aralık 2014 Cuma

Kiev'de Metro Kullanımı



Toplu taşıma kelimesi akla hep büyük şehirler, modernleşme gibi kavramaları getirir. 80'lerde yurtdışına çıkan tanıdıklarımız Londra ya da Paris metrolarını anlata anlata bitirmezlerdi. Bizde ise belediye otobüsü, halk otobüsü, dolmuş, şehirlerarası treninini toplu taşıma kabul ederdik. Tünel'deki metro tarihi  bir şeydi, Başka şehirlerden gelenlere gösterilebilecek bi keyif aracı gibiydi. Sonra İstanbul ve Ankara'ya raylı sistem yapıldı, hatları da her yıl büyütülmeye çalışılıyor. Adları Ankaray, Metrobüs gibi farklı olsa da ben hepsine metro diyorum.
Kiev'e gelince bir yere nasıl giderim, eve nasıl dönebilirim konusu beni epey bi tedirgin etmişti. Eşlerin en sakini yıllardır burada olmasına rağmen toplu taşıma hiç kullanmamış, vergi olmaması ve benzin ucuzluğundan araba alıp, onunla gidip gelmişti. Benim karakterimde insanlara yük olmayayım gibi bir özellik olduğu için birkaç gün ıkına sıkına onunla bi yerlere gidip geldikten sonra biraz da korkarak Metro'ya bindim. Kiev metrosu, Avrupa'nın en derin metrolarından biri. İçinde uzun dehlizler, bazı istasyonlarda freskler, koca şamdanlar, Sovyet sanatını gösteren mozaikler var. Ücreti 2 grivna;bununla jeton alıp binebiliyorsunuz. Bizim büyük şehirlerdeki gibi aylık dolumlu kart da alınabiliyor.
Birkaç biniş inişten sonra şehirdeki en rahat, konforlu ulaşım aracının metro olduğuna karar verdim. Şehrin altı bambaşka bir şehir ; dükkanlar var envai çeşit
eşya satıyorlar, yiyecek ve kahve çay da satan büfemsi yerler var. Gişelere gelmeden gazete,dergi satan köşeler var.
Evimizin olduğu yer Kiev'in merkezinden uzakta yeni konut bölgesinde, metro istasyonu da yeni yapılmış. Öte yandan merkezdeki istasyonlar baya derinde ve eski. Bazen inerken ve çıkarken içimi bi korku kaplamıyor değil. Klostrofobik değilim ama gerginlik işte. Bu kadar derinlik ve altta geniş alanlar olması metro'nun sığınak olarak da kullanılabilmesine imkan sağlıyor.
Yılbaşı dolayısı ile birkaç gündür metro seyahetlerim balık istifi sıkış tıkış gitti. İnternette ve burada yaşayan insanların uyarılarına göre metroda hırsızlık çok oluyor. Çantadan fark ettirmeden cüzdan çalmak gibi. Benim fikrime göre gösterişli giyinmediğiniz, cüzdanınız çantanın daha iç gözlerinde ise böyle tatsız bir durum yaşanmaz. En azından 2 aydır ben yaşamadım :) Ülkenin ekonomik durumu kötü, metro biniş-iniş fiyatı da yılbaşından sonra artar ise ne olur hiç bilmiyorum. Metro haricinde elektrikli tramvaylar, Marşutka denilen sarı otobüs gibi dolmuşlar da şehirdeki toplu taşımanın diğer kolları. Ben  bir kez Marşutka'ya bindim, 80'li yıllardaki dolmuşlarımızı hatırlatan, kalabalık araçlar. Dili de konuşamadığım için şimdilik binemeyeceğim.Ukraynalılar yürümeyi seviyorlar,uzun mesafeleri yürüyebiliyorlar.  Eksi derecelerde soğuk olan bu ülkede bana gerçekten zor olan bişey yürümek...Sovyetlerden beri toplu taşıma kullandıkları için artık Toplu taşımaya binmeye sıcak bakmıyorlar, imkanları varsa araba tercih ediyorlar. Biz yabancılara ilginç, ve rahat gelen metroyu çok sevmiyorlar. Herkesin bi hayali var, ne yapalım:)
Pazar günü yılbaşı tatili nedeniyle Türkiye'ye dönüyoruz,tekrar Kiev'e geldiğimde neler değişecek acaba...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder